Ünye Gücü Spor Kulübü Derneği, yöneticileri ve geniş kadrosu ile çok büyük ve güçlü bir ekip. Geleceğin profesyonel kadın sporcularını yetiştirme misyonu ile umut vadeden Dernek; kız çocuklarına ve genç kadınlara farklı bir bakış açısı kazandırmak ve yeteneklerini değerlendirmek açısından da oldukça önemli bir platform.
Yaşam herkes için zordur ama kadınlar için daha bir katmerli… Küçük yerleşim yerlerinde daha bir sert hissettirir kendini bu zorluklar; mesela Ünye’de… Ama bu zorluklara rağmen varlığını gösteren, geleceğe adını yazacak olan zorlu genç kadınlar da vardır; Ünyeli kadınlar gibi. Tüm zorluklara rağmen kadınlar her geçen gün ve her alanda aktif rol üstlenmeye devam ediyorlar; Ünye’de olduğu gibi…
“Eğer çocuk denizi seviyorsa dünyanın en iyi gemisini yapar. Kızlar da voleybolu çok seviyor. Ve ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor.”
Bu alanlardan biri de spor… Esra Gerçeker ve Hüseyin Gerçeker, Ünye’de hayata geçirdikleri proje ile kız çocuklarına ve genç kadınlara sporda daha aktif rol üstlenmeleri için olanak sağlıyorlar.
Denizin sonsuz büyüklüğünü göstermek…
Derneğin bir sosyal sorumluluk projesi olduğuna dikkat çeken Ünye Gücü Spor Kulübü AR-GE Proje, Planlama ve Yürütme Sorumlusu Esra Gerçeker, bu alanda duydukları ihtiyacı; “Ünye küçük bir yer. Spor alanında Ünye’de ilk olan bu projeyi kız çocuğunun, kadının değerinin anlaşılması açısından önemli buluyoruz. Kızlarımızın özellikle spor alanında desteklenmesi bizim için çok önemli. Bilindiği gibi spor çocuklarımızın ahlak yapılarını, ruhsal ve bedensel sağlığını, daha farkındalığı yüksek bir birey olmasını sağlayan çok önemli bir yapı; özgüveni artırıyor, dünyaya bakış açısını değiştiriyor. Bir kız çocuğu düşünün, belki hiç imkanı olamayacak bir ailede, mahallede büyüyor. Sporla hiç tanışmasa hayatı bambaşka olacak bir kız çocuğunun, sporla tanışarak hayatı tamamen farklı bir şekilde değişiyor. Bu çok kıymetli. Her şey okul başarısı ile de alakalı değil. Çok sevdiğim Küçük Prens’te çok sevdiğim bir bölüm var, çocuklarıma da hep onu anlatıyorum: ‘Eğer bir gemi inşa etmek istiyorsan, insanları odun toplamak için çağırma ve onlara görev dağıtıp iş verme. Bunun yerine onlara, denizin sonsuz büyüklüğünü arzulamayı öğret.’
Eğer çocuk denizi seviyorsa dünyanın en iyi gemisini yapar. Kızlar da voleybolu çok seviyor. Ve ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyor. Biz de o ışığı onlarda gördüğümüz için daha çok manevi haz duyuyor ve daha çok desteklemek istiyoruz.” sözleri ile ifade ediyor.
Esra Gerçeker: “Kızını voleybola göndermek bir ayıp değil, bilakis voleybolcu olması büyük gurur.”
Bugün bünyesindeki futbol ve voleybol takımları ile çalışmalarını yürüten Ünye Gücü Spor Kulübü Derneği’nde, Ünye’de bulunan beden eğitimi öğretmenlerinin büyük katkısı var.
Böyle bir projenin hayata geçirilmesinde beden eğitimi öğretmenleri ile görüşmeler, beyin fırtınası niteliğinde toplantılar yapılmış ve ilk olarak Ünye Gücü Kadın Futbol takımı, ardından da Ünye Gücü Kadın Voleybol takımı kurulmuş.
İlk olarak beden eğitimi öğretmenlerinin yönlendirmesi ile lisede ve üniversitede eğitim gören, spora ilgisi ve yeteneği olan genç kadınlarla yola çıkılmış. Zaman içinde farklı yaş grubundan sporcuların dahil olması ile yaratılan sinerji, bir takım ruhu ortaya çıkarmış.
Esra Gerçeker, “Biz bu takım ruhunu gördükçe desteğimizi daha da arttırdık. Kadın gücü ve emeğinin çok yüksek olduğu bir spor kulübüyüz. Yönetim Kurulu üyelerimizin yüzde 95’i kadın. Ünye Gücü Kadın Voleybol Takımımız 2.lige yükseldi hemen. İnşallah Play-Off’a da çıkacaklar” sözleri ile kendi heyecanını da ortaya koyuyor.
Kaygıların yerine güven
Hem futbol hem voleybol oyuncuları, buradan kazandıkları para ile ideallerini de hayata geçiriyorlar. Kazancı ile yüksek lisans yapan da var antrenörlük belgesi alan da. Maçta oynadığı puanlar ile üniversitede Beden Eğitimi öğretmenliğini kazananlar da var. Burada amaç, yol açıcı olabilmek; ilgi ve yeteneğe göre spor alanında da bir yaşam olabileceğini göstermek. Kendi yeteneğini keşfedemeyecek, cesareti olmayan, aileleri izin vermeyen, desteklemeyen kız çocukları ve genç kadınları öğretmenleri yönlendiriyor, kulüp destek oluyor.
Her geçen gün daha da büyüyen kadına şiddet gerçeğine de dikkat çekiyor Esra Gerçeker, hem genç kadınların hem ailelerin güven duygusu içerisinde olmalarını istiyor ve bu alanda yürüttükleri projenin detaylarını da şu şekilde paylaşıyor: “O kadar kötü bir ortamda yaşıyoruz ki. Samuray kılıcını çıkarıp biri senin gözün gibi baktığın evladına kıyabiliyor. Kadına şiddet, kadına taciz tecavüz hat safhada. Aileler de haklı olarak, artık güven duygusunu kaybettiği için, kız çocuğunun hiçbir şekilde bilmediği ortama göndermek istemiyor. Ama bize güvenerek gönderdikleri için çok mutluyuz; hem kızlarımız hem aileleri adına. Biz kızlarımız için çok güzel bir ortam yarattık. Onlar üniversiteyi ya da yüksek lisansı kazandıklarında, karşılaşmada bir sayı aldıklarında; bize sarıldıklarında hep birlikte mutlu oluyoruz, duygulanıyoruz.”
Esra Gerçeker’den Dernek olarak iki yıllık bir Erasmus Projesi’nde olduklarını da öğreniyoruz. ‘Sporda cinsel tacizin belirlenmesi korunması ve mücadelesine bütünsel yaklaşım’ isimli projede Yunanistan, İspanya, İrlanda, İtalya ve Güney Kıbrıs gibi ülkeler de yer alıyor. Proje kapsamında çalışmaların detaylarını ise şu şekilde anlatıyor: “Mesela kadın spor yaparken tribünden biri ya da takım arkadaşı veya antrenörü de tacizde bulunabiliyor. Sokakta forması nedeni ile tacize uğrayabiliyor.
“Biz kızlarımız için çok güzel bir ortam yarattık. Onlar üniversiteyi ya da yüksek lisansı kazandıklarında, karşılaşmada bir sayı aldıklarında; bize sarıldıklarında hep birlikte mutlu oluyoruz, duygulanıyoruz.”
Projemizde haftada 2 saat 5 hafta boyunca antrenörler, kadın sporculara, onların ailelerine eğitim verilecek. Çalışma yaparken, iletişim halinde, maçtayken sınırlarımız nelerdir? Ne tacize girer ne girmez? Çift taraflı düşünmek lazım tabii. Bazen sporcunun ya da antrenörün yanlış anladığı şeyler de olabilir. Bu çizginin belirlenmesi gerekir. Saim Hoca da Muhammed Hoca da çok özverili. Mesela Muhammed Hoca kızlara antrenman yaptırırken, futbolda bir pozisyon göstermesi gerekiyor. Bu pozisyonu nasıl gösterecek? Her zaman yanında bir kadın yardımcı antrenör bulundurur ve pozisyonu bu antrenör aracılığı ile gösterir. Bu çizginin kızlara da öğretilmesi gerekir. Ne yapılırsa tacizdir ne yapılırsa tacize girmez. Herkesin bu konuda bilinçli olması gerekir.”
Son söz…
Spora karşı önyargısı olan ailelere de sesleniyor Esra Gerçeker ve “Kızını voleybola göndermek bir ayıp değil, bilakis voleybolcu olması büyük gurur” diyor ve teşekkürlerini ise şöyle iletiyor:
“Ünye Gücü Kadın Futbol Takımı ve Ünye Gücü Kadın Voleybol Takımı çok güzel, amacı büyük bir oluşum. Hiçbir maddi kazanç kaygısı olmayan Yönetim Kurulumuz ve destekçilerimize sonsuz teşekkürlerimizi sunuyorum. Öncelikle Şube Sorumlumuz Murat Cem’e çok teşekkür ediyorum: Kızlar nerede konaklayacak, nerede yemek yiyecek, ihtiyaçları neler? Kendisi kızlar ve kulüp için her yerde…
Atikler Dost Fındık, Durak Fındık, Medikil en büyük destekçilerimiz. Onlara çok çok teşekkür ediyorum. Sadece maddi destek değil, hepsi teker teker takımımızla yakından ilgililer. Abilik, ablalık yapıyorlar. Motto, Çiftlik Kafe çok teşekkür ederim. Maç önceleri hemen bir yemek organize ediyoruz, kızlara moral oluyor.
Ben takım arkadaşlarımıza da çok teşekkür ediyorum. Başta kızlarıma; Berna Demirci, İlayda Topkaraoğlu, Hilal Duyar, Öznur Var, İrem Çalışkan, Yeşim Terli, Serra Ecem Medin, Rabia Ak, Demet Reyhanlıoğlu, Azra Çilez, Naz Çam, Bengi Su Korkmaz, Baş Antrenörümüz Güngör Yüce Kulüp Menajerimiz Mehmet Koca, Altyapı Sorumlumuz Salim Yıldırım, hepsine sonsuz teşekkürler.
Yönetim Kurulumuza; Başkanımız Hüseyin Gerçeker, Başkan Yardımcılarımız Murat Cem Bozkurt, Ravza Dede Çakır, Deniz Benli, Genel Sekreter Kübra Nur Bozkurt, Mali İşler Sorumlumuz Mine Duman, Basın Sözcümüz Nisanur Atik, Hukuk İşleri Sorumlumuz Gizem Durak, Reklam ve Sponsorluk Sorumlumuz Deniz Atik, Sağlık Sorumlumuz Fatma Gerçeker emekleri ve destekleri için sonsuz teşekkürler…
Ve burada sayamadığım, bizi destekleyen, maçlarımıza gelen tüm izleyicilerimize çok ama çok teşekkürler.
Biz kızlarımıza çok güveniyoruz, onlar da bize… Biz kızlara “Vurun kırın 1.lige çıkın” demiyoruz, “Elinizden gelenin en iyisini yapın ve Ünye’ye, kadınların nasıl güzel voleybol oynayabileceğini gösterin” diyoruz.
Onlar bizim FİLEMİZİN SULTANLARI!